Öyle çok çabaladım ki duyulmak için, sonunda kimsenin duyamadığı çığlık çığlığa bir sessizlik hüküm sürdü bu yollarda.
Gerçek acıların duyulması mümkün olmayacak desibellerde sesi vardı.Eski şarkıların hüznü var bu sessizlikte, çocukluk oyunları, bir saç okşaması, içten bir gülümseme, eski güzel günler var.
Yıkık dökük şehirlerin toz bulutu öksürükleri var, kanserli hücreleriyle yaşamaya başlayan çocukların
Aylarca aç kalmış, her gün ölen çocukların ağlamaları
Hepsi bir kenara da, Yaşar'ın ''Sonum kötüye varacak, beni koyup gitme ne olursun'' deyişi var bu sessizlikte. Kaldırımlar, sokaklar, ışıklar var bu şehirde
Sabaha karşı sönen sokak lambaları bilir ki
Bir şehir var, sensiz sessizliğinde boğulan
Beyazlar düşen saçlarım, her gün doğan güneş, içtiğim suyun berraklığı şahidimdir ki bu şehir böyle sessizlik görmedi.
Bu şehir böyle sensizlik, görmedi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Ben buradayım sevgili okur, peki sen neredesin?